♥♥♥♥ TÜM GÖNÜL DOSTLARIMIZIN, BLOG SAYFALARINDAN YEMEK VE GEZİ PAYLAŞIMININ VEFALI ARKADAŞLARIMIZIN, MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMINI KUTLUYOR, SAĞLIK SIHHAT BİRLİK DİRLİK ESENLİK İÇİNDE DAHA NİCELERİNE SEVENLERİ VE SEVDİKLERİ İLE ULAŞMALARINI DİLİYORUZ... ♥♥♥♥

SEYYAH & SOFRAM...

29 Haziran 2009 Pazartesi

Samsun Çakallı köprüsü

Samsun Çakallı köprüsü

Samsun’un Kavak ilçesinin Çakallı Köyü eski Ankara yolu üzerinde Tersakan çayı üzerine kurulmuş çift gözlü bir kemer köprüsüdür, yüksekliği 10/12 metre, genişliği 20 metre kadardır. 1296 tarihinde yapıldığı Selçuklu'lardan kalma olduğu söylenmektedir. Köprü mimari özelliğini korumakta olup, üstündeki bazı kenar taşları alınmıştır.
Ayakları dere kenarında ana yapı olarak toprak üzerinde bulunuyor. Orta kısmında köprüyü iki gözlü yapan yapısı ön ve arka tarafları öne doğru yuvarlak taş yapı ile şekillendirilmiş ki gelen suyun hızını kesip verebileceği zararı en aza indirebilsin diye.

27 Haziran 2009 Cumartesi

Samsun Kavak Yeni Cami

Samsun Kavak Yeni Cami

Gene Kavak'a kadar gelmişken Cami mahallesinde aynı adı 1734 yılında yaptırılmış olan taşıyan camiyi de ziyaret etmemiz önerildi. Öğle namazı sonrası gene yanımızda muhtar bey, cami imamı ve cemaatten birkaç kişi ile hem sohbet ettik hem de cami hakkında bilgiler edindik. Burası diğer camiye göre daha çok özelliklerini koruyor gibiydi. Tavanı orta kısmında içe doğru sekili olarak yapılmıştı. Duvarlarında bulunan taşlar ve ahşap işçilikler, ne yazık ki, gene aslını dışında boyalar ile örtüldüğünden orijinal halini göremedik.
Burada da horasan taşları hem içerde hem de minare şerefesinde kullanılmış. Çatı altı döşemelerinde yığma tuğla ile taban yapılıp üzerine çatı oturtulmuş.



Müsaade ederseniz haddim olmayarak bir konuyu tekrar gündeme almak istiyorum;
Ülkemizde yapılan restorasyon yani yeniden yapılandırma ya da yenileştirme ya da yenilenmiş hali ile onarma diyebileceğimiz, eski yapı ya da eserlerimizin onarımlarında çoğu zaman eski tarihi yapıların şeklini korumada yeteri kadar özen gösterilmediğini ya da aslına pek bağlı kalınmadığını düşünüyorum. Bu da bizi üzüyor. Gerçi teknik ya da yapım şartlarının gereklilikleri hakkında işin ehli kadar bilgi sahibi olamazsak ta gene de aslının korunmasının günümüz teknik şartlarında daha kolay olabileceğini düşünüyorum.

25 Haziran 2009 Perşembe

Samsun Kavak Yörgüç Paşa Cami

Samsun Kavak Yörgüç Paşa Cami

Samsun’a bağlı Kavak ilçesi içinde yenilenmiş hali ile bu camiyi ziyarete gittik. Eski halini bilmediğimizden yeni halini kıyaslayabilecek durumda değildik. Yapının 1911 yılında eski ahşap hali yıktırılarak kesme taştan özellikle Horasan taşlarından halkın da yardımı ile şehrin ileri gelenlerinden Hacı Yusuf tarafından 1911 yılında yeniden inşa edilmiş. Yörgüç Paşa Camisinin yapılışı 1430'ları gösteriyormuş.
Aslında Osmanlılar döneminde Yörgüç Paşa tarafından yaptırılmış, Çarşı cami olarak ta bilinmekteymiş.
1920’de bir Rum usta tarafından yapılmış olduğu söylenen Caminin minaresi Selçuklu ve Osmanlı mimarisine uymaktadır.


Yörgüç Paşa Kimdir?
Osmanlı veziri. Babası Amasya ileri gelenlerinden Atabekzâde Abdullah Beydir. Doğum tarihî bilinmemektedir. 1441 yılında vefat etmiştir.

Ankara Savaşı (1402) sonrasında bozulan Osmanlı birliğinin tekrar sağlanmasında, Çelebi Sultan Mehmed’e yardımcı oldu. Bunun mükâfatı olarak da, Amasya sancakbeyliğine tayin edildi. Samsun civarında ve Sivas’ta çıkan isyanları bastırdı. 1415 yılında Murad Çelebi (İkinci Murad), Amasya sancakbeyliğine tayin edilince Şehzade’nin lalası oldu.

Şehzade Murad’ın 1420’de tahta çıkması üzerine Amasya’dan ayrıldı. 1422’de vezirlik rütbesiyle, Rum beylerbeyi olarak Amasya’ya gönderildi. Padişah değişikliğinden istifade edip karışıklık çıkarmak isteyen eşkıya ve yerli beylere karşı başarılı faaliyetler yaptı. Amasya etrafındaki asayişsizliğin önünü almaya başladı. Çevrede büyük bir otorite sağladı. Verdiği büyük hizmetlerden dolayı kendi adına akçe kestirmesine izin verildi. Bunlara Yörgüçpaşa Akçesi dendi. 1434’te, beylerbeylik görevinden alındı.

Yörgüç Paşa, Amasya’daki câmi, imâret, medrese ve türbeden müteşekkil külliyesine ilaveten çevre il ve içlerin birçoğunda da camiler yaptırmıştır.

21 Haziran 2009 Pazar

Tütün iskelesi 2

Tütün iskelesi 2

Atatürk'ün Samsun'da karaya ilk ayak bastığı Tütün İskelesi'ni sembolize eden platformun bulunduğu alanda, önüne temsili Bandırma Vapuru'nun da inşa edildiği Protokol Yolu 45 metre genişliğinde ve 400 metre uzunluğunda yağılmış olup, yol üzerinde Atatürk ve arkadaşlarını temsilen süs havuzları ve seramik rölyefler bulunuyor.
Bir yandan seyredilip geçmişi yad ederken, süz havuzlarını etrafında konuşlandırılmış bulunan banklarda oturup yorgunluk atıp, etrafı seyredip keyifli anlar da geçirmek mümkün.




Bilgi için

Samsun Valiliği - Tütün İskelesi Sanal Turu

19 Haziran 2009 Cuma

Samsun Tütün iskelesi 1

Samsun Tütün iskelesi 1

Atatürk ve on sekiz arkadaşının karaya ayak bastığı Tütün İskelesi'nden, Mıntıka Palas Oteli'ne kadar uzanan yol, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığınca "Protokol Yolu" haline getirilerek halkın kullanımına açıldı. Tütün İskelesi yeniden yapılarak, önüne temsili Bandırma Vapuru'nun da inşa edildiği Protokol Yolu 45 metre genişliğinde ve 400 metre uzunluğunda. Yol üzerinde Atatürk ve arkadaşlarını temsilen süs havuzları ve seramik rölyefler bulunuyor. Tütün İskelesi üzerine de Atatürk ve on sekiz arkadaşının karaya çıktıklarındaki hallerini gösteren heykeller konularak bir açık hava müzesi oluşturuldu.




Atatürk'ün Samsun'da karaya ilk ayak bastığı Tütün İskelesi'ni sembolize eden platform, Mustafa Kemal ve arkadaşları Samsun'a ilk adımlarını Reji İskelesi'nden atarlar. Birinci Dünya Savaşı'nda Ruslar tarafından kentin bütün iskeleleri bombalanmış ancak bir tek Fransızlara ait Reji İskelesi sağlam kalmıştır.
Fransızlar o dönemde Samsun’da kurulu bir fabrikada (Reji) sigara üretmektedirler. İskele'nin adı bu nedenle Tütün İskelesi olarak da geçmektedir.
Tütün ve sigara ticareti Osmanlı döneminde, devlet içinde devlet olan bir yabancı şirketin, Reji İdaresi'nin tekelindeydi. Avrupalıların alacaklarının karşılığı olarak tütün gelirlerine el koyan Reji, tahsilâtlarını silahlı birimler ile gerçekleştirdi...

Bilgi için

Samsun Valiliği - Tütün İskelesi Sanal Turu

17 Haziran 2009 Çarşamba

Samsun Kavak Taşhan (Çakallı Han)

Samsun Kavak Taşhan (Çakallı Han)

Selçuklu mimarisinin Samsun ilindeki yaşayan tek örneklerinden birisidir.
Böyle bir tarihi yerin olduğunu öğrenince gittik ve gezdik. Böyle bir tarih mirasının günümüze kadar yaşaması ne kadar sevindirici ise de terk edilmişliğine üzülüp, sahip çıkılamayıp, gereği gibi korunamayışına da sitem etmeden kendimizi alamadık. Bir zamanlar da avlusunu çevreleyen taş duvarların sökülerek yıllar önce yapılan yolda kullanıldığını duyunca kulaklarımıza inanamadık. Bu denli ilgisizlik karşısında harabeye dönmüş olan ecdat yadigarı bu eserin değerinin yenilenme, restorasyon ve çevre düzenlemesinin yapılarak turizme açılması ile değerlendireceğini umut ediyoruz.
Bu Kervansaray, konaklayanların barındığı odaları, ahırı, samanlığı, nalbantı, tamirhanesi, mescidi, kileri, havuzu, mumhanesi, ambarı aşhanesi ve hamamı ile kervancının ve kervanın her türlü ihtiyacına cevap verebilecek bölümleriyle bir bütünmüştü.





Eski Ankara-Samsun yolu üzerinde Çakallı mevkiinde bulunan hanın Selçuklu yapısı olduğu anlaşılmaktadır ve günümüze dek hala ayakta kalmayı başarmıştır. Yapılan araştırmalara göre 13.yy Selçuklu eseri olduğu anlaşılmıştır. Günümüzden 700 yıl öncesine aittir. Tarihsel kaynaklarda Taşhan, çakallı kervansarayı gibi isimlerle söz edilmektedir.

Çakallı Köyü içerisinde eski Ankara yolu yakınında bir handır. Tarihi hakkında bilgi yoktur. Giriş kapısı yanlarındaki taslar süslemeli yan taraftaki kemerler ise halk arasında söngürtlü tas denilen taslardan yapılmış ancak bu yörede bu taslardan bulunmamaktadır. Nereden geldiği merak konusu olup, büyük kemer tahminen 10/12 metre kadar yükseklikte yanlardaki kemerler ise tahminen 4,5 metredir. Üst taraftan yağmur suları akmaya başladığından taslarda siyahlaşma olmuş. Yanlarda 12 adet sağda 12 adet solda olmak üzere 24 adet küçük bölmeler vardır

Bu hanin giriş kapısı üzerinde söyle bir yazı yazıldığı söylenmektedir. Yedi sefer yıkılsam yapılacak gücüm karsımın karsısında saklı diye yazarmış. Kaçak kazı yapanlar hanın karsılarında çok yerler kazmışlar fakat hiçbir şey bulamamışlar. Daha sonraki zamanlarda bir İngiliz'in gelerek kapının üzerinde ve yazının altında saklı olan altınları alıp götürdüğü söylenmektedir. Diğer bir adı da Selçuklu hanı olarak söylenmektedir. Selçuklular zamanında yapılmış olduğundan bu isim verilmiştir.

Giyaseddin Keyhüsrev II (d. 1246) egemen olduğu sırasında 1237 - 1244 yılları olarak yapıldığı tahmin edilmektedir.

15 Haziran 2009 Pazartesi

Samsun - Atatürk Heykeli

Samsun - Atatürk Heykeli

1925-1938 yılları arasında Türk Hükümeti’nin davetlisi olarak Türkiye'ye gelen Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel tarafından 1931 yılında yapılmıştır.
Atatürk, bu eserler için sanatçıyı köşkte misafir etmiş ve ona anıt için poz vermiştir. Anıt grubunun heykelleri sanatçının Viyana’daki atölyesinde tasarlanmış, Viyana Birleşik Maden İşletmeleri’nde bronza dökülmüş, parçalar halinde Türkiye’ye getirilerek yerlerinde monte edilmiştir. Sanatçı 5 Nisan 1945 tarihinde Viyana’da bir mide ameliyatı sonrasında ölmüştür.




Oldukça yüksek dikdörtgen beyaz mermer bir kaide üzerinde Atatürk, şaha kalkmış bir at üzerinde, resmi üniforması ile tasvir edilmiştir.
Şahlanan at üzerinde tüm heybetiyle dimdik duran ve yüzü batıya dönük, bir eli kılıcına uzanmış Atatürk´ü gücü ve gururuyla tasvir eden heykel, cesaretin, azmin, onurun ve bağımsızlık inancının simgesi olarak duruyor.
Anıtın kaidesi üzerindeki bronz levhalarda ise Kurtuluş Savaşı tasvir edilmiştir. Ayrıca kaidenin ön yüzünde Atatürk’ün Samsun’a çıkışının öyküsü kısaca yazılmıştır. Heykel kaide üzerine atın arka ayakları ve kuyruğu ile oturtulmuştur.
Bronzdan yapılmış heykel, kaidesiz 4.75m , kaideli 8.85 m. dir.
Kaidenin yanlarında iki kabartma ve öteki yanlarında da yazılar vardır. Kabartmanın birinde, iskelede sandalın yanında bulunan kişiler görülmektedir. Bu insanlar, mermi ve cephane taşımaktadır. Arkalarında, bir de top arabasının bulunması, savaş anını canlandırdığını gösterir. Diğer kabartmanın ortasında Atatürk, tüm özellikleri ile dimdik, büyük bir zafer simgesi olarak durmaktadır. Başı halka dönük, halk ile el ele bulunmaktadır. Yanları Türk ulusunun yaşlısı, köylüsü, kentlisi ile doludur. Heykelin kaidesindeki yazılar şöyledir: a) "Vatanda Milli Mücadeleye başlamak için Gazi, 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun'a çıktı." b) "Bu heykel, Samsun Vilayet Halkı tarafından 29 birinci teşrin 1931 tarihinde dikildi."

Daha fazla bilgi ve eski tarihi inşa yapım resimleri için:

Samsun - Atatürk Heykeli

Samsun - Kent Heykelleri

13 Haziran 2009 Cumartesi

Samsun Saat Kulesi

Samsun Saat Kulesi

Saathane Meydanı, Samsun'un tarih kokan mekanlarından biridir. Bu özelliğinin yanında Samsun'da ticaretin kalbi konumundadır. Saathane Meydanı ve çevresindeki tarihi yaşatan sokaklarda esnaf ahalisi yıllardan beridir Samsun'da bulunmaktadır. Balıkçılar, manavlar, kasaplar, baharatçılar, toptan ve perakendeciler ve saymakla bitmeyecek türden işle uğraşan esnaf sayesinde Saathane Meydanı Samsun'un en işlek ve uğrak mekanlarından biri olmuştur. Bu ekonomik hareketliliğin yanı sıra tarihi yaşatan önemli yapılar da bu çevrede bulunur. Meydana ismini verense bir asrı devirmiş, nice olaylar yaşamış tarihi saat kulesidir.
Tahta çıkışının yirmi beşinci yıldönümü nedeniyle Sultan Abdülhamit valilere gönderdiği talimatnamede her yere saat kuleleri yapılmasını emreder. Bu nedenle 1886 yılında Samsun İskele Meydanı'nda bir saat kulesi yapılmış.




Abdülhamit tarafından Belçika asıllı Fransız bir mühendise yaptırılan saat kulesi, bulunduğu meydana da adını vermiştir. Önceleri bu meydanın adı Trabzon Vilayet Salnameleri'nde İskele Caddesi ya da Meyve Pazarı olarak geçmekteydi. Saat Kulesi'nin zamanı göstermesi yanında yangın ve gözetleme kulesi gibi işlevleri de vardır.

Saat Kulesi çokgen kaideli ve gövdelidir. Üstte bir şerefe ile kubbenin üzerinde aydınlık feneri yer alır. 1933 yılında saat kulesindeki eski sistem saat kaldırılarak yerine yeni sistem elektrikle çalışan ve yangınlarda kullanılmak üzere kuleye ayrıca siren düzeni de bulunan yeni saat konulmuş.

1944 yılındaki Samsun depreminde büyük hasar gören saat kulesi hakkında Samsun Valiliği tarafından Bayındırlık Müdürü Tevfik İleri, yüksek mühendis Fethi Beydiş ve Şehir Plancısı Yüksek Mimar Necmi Ateş'ten oluşan bir komisyon kurulmuş ve bu komisyon 27.06.1944 tarihli bir rapor hazırlayarak "Saat kulesinin onarımı veya olduğu gibi korunması olanağı bulunduğundan ufak bir depremle ya da kendiliğinden yıkılarak mal ve can kaybına neden olacağı" görüşünü belirtmiştir. Belediye Daimi Encümeni de bu rapora dayanarak saat kulesinin sökülme işlemine 03.08.1944 Perşembe günü başlanmasını karar almıştır.

Saat kulesinin saati ise 1948 yılına kadar Samsun Belediyesi'nce korunmuş, 1948 yılında ise 550 liraya Ladik Belediyesi'ne satılmış.

1977 yılına kadar saat kulesi olmayan Saathane Meydanı'na Samsunlu mimar Kemal Taner tarafından planı çizilen saat kulesi Samsun Belediyesi tarafından yaptırılacak saatleri İsviçre'den getirilip yerine konmuş.

2001 yılında ise Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından Saathane Meydanı yeniden düzenlenerek saat kulesinin benzeri yaptırılmış.


(NOT:Bu bilgiler netten alıntılanarak düzenlenmiştir.)

11 Haziran 2009 Perşembe

Samsun Kalesi

Samsun Kalesi

Karadeniz bölgesinde dolaşırken gezdiğimiz her ilin her ilçenin bir kalesi ya da kalıntılarını gördükçe Samsun’un neden kalesi yok diye merak ederdik. Nihayet
Samsun’unun kökenini oluşturan ve 1192 yılında Danişmentliler döneminde inşa edilen tarihi Samsun Kalesinin surları,138 yıl sonra ortaya çıkmış. Samsun´da var olduğu söylenen ve akıbeti merak edilen tarihi Samsun Kalesi´nin surları, Büyükşehir Belediyesi´nin Büyük Camii etrafında yaptığı çalışmalar sırasında ortaya çıkmış. Danişmentliler tarafından yapılan ve deniz kıyısında bulunan tek kale olma özelliğini taşıyan tarihi kale, 2´nci Meşrutiyet döneminde tamamen kaybolmuş. Büyükşehir Belediyesi’nin Büyük Cami çevresinde yaptığı çalışmalar sırasında ortaya çıkan kale surları koruma altına alınmış durumda.


Host unlimited photos at slide.com for FREE!

Evliya Çelebi 1640 yılında Samsun´u ziyareti esnasında bu kaleden ´Çevresi 5 bin adım 70 kulesi, 2 bin mazgallı ve kapısı ile leb-i deryada şadadı bina bir sengin abad idi´ diye bahsediyor. Samsun Kalesi 1869 yılındaki büyük Samsun yangınına kadar sağlam bedeni ve burçları, mazgalları yani bütün görkemiyle ayaktaydı" diye yazmış.
Host unlimited photos at slide.com for FREE!

Osmanlı Hakimiyetine geçtikten sonra Samsun eski ticari önemini kaybederek XIX. yüzyıla kadar küçük bir iskele olarak kalmış. Bu dönemde Samsun iskelesi, Sinop Limanı'nın gölgesinde kalarak gelişme imkânı bulamamış. XVII. Yüzyılın başlarından itibaren deniz yoluyla gelen Kazakların saldırısına maruz kalan Samsun, bakımsız haldeki kalenin tamiri ve içine muhafız tayin edilmesi suretiyle emniyet altına alınmış.

Sayın Baki Sarısakal, tarihi kalenin Batı ve Doğu kapısı ile sahile açılan Kumkapı olmak üzere üç kapısı bulunduğunu belirterek, kale surlarının deniz tarafından 8 metre yüksekliğinde, karaya bakan kısımda ise sur yüksekliği 6 metre olduğunu belirtiyor. Kalenin deniz kıyısındaki sur duvarları dalgalara uzun süre dayanabilsin diye her 12 adımda bir yapılan mahmuzlarla güçlendirilmiş.

Samsun Kalesiyle ilgili eldeki tek fotoğraf (bir de kitabesi vardır) İstanbul Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı'nın arşivinde aşağıdaki numaralarla kayıtlıdır.
Samsun Kalesi 90764/10
Samsun Kalesi-Kitabesi 90764/11


Host unlimited photos at slide.com for FREE!

Kitabesi Osmanlı Bankası binası civarında bulunan Kum Kapı Kitabesinde şunlar yazılıydı. “Gazi ve Mücahitlerin meliki, Kafir ve Müşriklerin düşmanı Beyazıt Han oğlu Yüce Sultan Mehmet zamanında 813 yılında, Frenk kalesinin tahrip edilmesi (Allah’ın orayı yakmasından sonra) zeynü’l – Hâc ve’l-Haremeyn büyük Emir Timurtaş bey’e (Allah devletini devamlı kılsın) emredildi. Her kim o kalenin (frenk Kalesinin) imar edilmesine (yeniden yapılmasına) izin verir ve çaba sarfederse Allah’ın Melekleri ve İnsanların laneti onun üzerine olsun” Türkçeye çeviren; Yard. Doc.Dr. Recep GÜN, OMÜ İlahiyat Fakültesi


Host unlimited photos at slide.com for FREE!

SAMSUN KALESİNİN AKİBETİ 1640 Yılında Samsun'u ziyaret eden Evliya Çelebi Samsun Kalesi Hakkında "...çevresi 5.000 adım, 70 kulesi, 2.000 mazgalı ve 4 kapısı ile leb-i derya da şeddadi bina bir sengin-âbâd idi" diye bahsetmektedir. Eserini 1648'de yazmaya başlayan bir diğer gezgin Katip Çelebi ise "Cami, Hamam ve Muhtasar bir Çarşıya sahip olan kalenin harap olduğunu" bildirmektedir. 1869 yılı Ağustos ayında bugünkü belediye binasının karşısında bulunan Haznedarzade Süleyman Paşa Medresesinde çıkan yangınla bir gecede kasabanın büyük bölümü yandı. Trabzon Valisi Esat muhlis Paşa kentin yeniden kurulması için girişimde bulundu. İsviçreli bir Fransız Mühendis davet edilerek bugünkü Samsun’un planı yapıldı. Bu İmar planının uygulanması ile ancak ¼’ü kalmış kale duvarları tamamen yıkıldı. Türk ulusunun emeğiyle deniz kıyısında kurulan ilk kale böylece ortadan kalktı. (KAYNAK:Baki SARISAKAL, Bir Kentin Tarihi SAMSUN)


Host unlimited photos at slide.com for FREE!

9 Haziran 2009 Salı

Samsun Balık satış Merkezi

Samsun Balık Satış Merkezi

Daha önce ana yol kenarında mevcut dükkanlarda yapılan satış ve sergi, Samsun Gıda Borsası eski yerleşim alanının yeniden düzenlenmesi ile elde edilen alanın park olarak yapılması ile bir tarafına da Balık Satış Pazarı yapılması ile toplu olarak hizmete başlamıştır.
İçinde ayrıca bir de aile lokantası açılmış olup, balık tezgahlarından seçeceğiniz taze balıkları ailecek yeme şansınız da var. Yolunuz düşerse bir uğrayıp deneyin.
Bir ara eski halini de yayınlamaya çalışırım.


Balık Satış Merkezi'nde
1 adet Buzhane
2 adet Büfe
26 adet Depolu Balık Satış Dükkanı
1 adet Lokanta
10 adet Balık Satış Standı
1'er adet Bay ve Bayan WC yer almaktadır.

7 Haziran 2009 Pazar

Alemdarzade Çeşmesi

Tarihi Alemdarzade Çeşmesi (Stad Çeşmesi)

Stad Çeşmesi yada Alemdar zade Çeşmesi olarak bilinen eserin kitabesinde “Alemdar zade Hafız Mehmet Aziz Hayratıdır” ifadesi yer alıp H.1309/ M.1891-1892 tarihlidir. İlkadım stadyumunun yanında yer alan eser, kare planlı ve kesme taş malzemeden inşa edilip asıl bulunduğu yer olan asfalt yolun öbür yakasından alınarak bugünkü yerine getirtilmiştir.




Eski stadyum yanındadır. Yapım tarihi H.1309 (M.1891-1892) dur. Kare planlı kesme taştan yapılmış çeşmenin her yüzünde, köşelerde ve ortada sütunçeler (küçük sütun, mihrap ve portal gibi yerlerde daha çok dekoratif amaçla kullanılır) bulunmaktadır. Yuvarlak kemerlerin üzeri bir friz (duvar süsü) halinde triglif sırasıyla (üç yollu, üç oluklu anlamlarında kullanılan mimari bir terim. antik yunan mimarisindeki sütunlarda görülür ) çevrelenmiştir. Frizin üstünde kesme taştan kitabe, ön yüzde ve dikdörtgen mermer tuğra, tuğranın iki yanında da bitkisel motifler bulunmaktadır. Çeşmenin üstü yuvarlak kubbeli olup dilimli motiflerle belirlenmiştir. Daha önce asfalt yolun öbür yakasındayken bugünkü yerine taşınmıştır. Kitabesinde "Alemdarzade Hafız Mehmet Aziz Hayratıdır."yazısı yer almaktadır

**

friz ile süslemek: saçaklıklarda baştabanla korniş arasındaki tezyinat, efriz; buna benzer duvar süsü
baştaban: sütun ya da payeleri birleştiren öge, (baştaban dolgu duvar olarak)
korniş: yapı cephesinde üst kenarı sınırlayan ya da katları ayıran profilli bir çıkıntı

5 Haziran 2009 Cuma

Samsun Tarihi Belediye Binası

Samsun Tarihi Belediye Binası

1876 Anayasası ile kurulması kararlaştırılan Taşra Belediyeleri arasında yer alan Samsun Merkez Belediyesi’nin fiilen ve hukuken ne zaman kurulduğu maalesef kesin olarak bilinmemektedir. Ancak bu belediyede görev yapmış belediye başkanlarının resimleri ve isimlerinden çıkartmaktayız.
Türk idare tarihinde henüz Belediye Teşkilatlarının görünmediği dönemde Samsun şehri; Canik Sancağı’nın bir kentidir ve bir merkezi idare kademesi olarak İstanbul'dan gönderilen Valiler ve mutasarrıflar tarafından idare edilmiştir. 1877 tarihli Vilayet Belediye Kanunu ile İstanbul şehri dışında kurulmaya başlayan taşra belediyeleri genel olarak seçim dışı yollarla tayin edilen idareciler tarafından yönetilmekteydi. Taşra belediyeleri arasında yer alan Samsun Belediyesi 1893 yılına kadar Bab-ı Ali'ce (Osmanlı Hükümetince) tayin edilmiş bulunan mutasarrıflar tarafından idare edilmiştir. Samsun Belediyesi’nde yapılan araştırmalarda; Samsun Belediye Başkanlığı’nın ilk kez 1893 yılında halk tarafından seçimle teşkil edilmiş olduğunu ortaya koymaktadır.




Binanın yapılışı:
Samsun Belediye Başkanı Mustafa Necip Efendi, 1911 Mart ayı başlarında Samsun’a yeni bir belediye binası yaptırmak için Salih Beyzadelerin sahip oldukları 828 arşın üzerinde bulunan NALBANT HAN’ı 1.700 lira ödeyerek istimlak etmiştir. 539,300 kuruşa mal olacağı anlaşılan binanın yapımı için ihale açılmış ve İtalyan Mühendis Ancelini 200 lira noksanına, Reji Mühendisi Mösyö Wilson 5.176 kuruş noksanına, binanın planını ve keşfini yapan İtalyan Mimar Mösyö Rici (Samsun’a ilk defa sinematografı da getiren kişi) 250 lira noksanına inşa etmek üzere tekliflerini belediye’ye sunmuşlardır. Belediye binasının yapım işi Mösyö Rici’ye verilmiş ve bina 26 Aralık 1913 Perşembe günü bitirilerek saat 10 sıralarında resmî açılışı gerçekleşmiştir.

Kitabe:
1329 -1331 yılları arasında Sultan 5.Muhammed Reşat han hazretlerinin saltanatı zamanında Gabilizade Necip efendinin riyaseti yıllarında inşa edilmiştir
İbaresi yazılıdır.

3 Haziran 2009 Çarşamba

Eski TEKEL SİGARA FABRİKASI - ESKİ ASKERİ HASTANE - Engelli Asansörü

Eski TEKEL SİGARA FABRİKASI - ESKİ ASKERİ HASTANE - Engelli Asansörü



1887, yılında Fransızlar tarafından yapılmış olup bina kargır olarak inşaa edilmiştir. Kale mahallesi Gazi Caddesi üzerindedir.

ESKİ ASKERİ HASTANE

Bina dört katlı olup, ön cephesi ve sanat sokağına bakan cephesi kesme taştandır. 19 yy. ın son çeyreğinde yapılmıştır. Kale mahallesi Gazi caddesi üzerindedir. Bina bugün il kadım kültür, sanat ve eğitim merkezi ve kültür müdürlüğü olarak hizmet vermektedir.

Engelli Asansörü

Mecidiye ile Gazi caddesi arasında olan araç köprüsü altında yayalar için yapılmış olan alt geçidin her iki tarafına yapılmış engelliler asansörlerinin etrafı seramik kaplama ile düzenlenmiştir. Onlardan örnekler…

1 Haziran 2009 Pazartesi

Samsun Valilik önü ve Atatürk Parkı

Samsun Valilik önü ve Atatürk Parkı

Cumhuriyet Meydanında Atatürk anıt heykelinin bulunduğu alanda güzel bir park bulunuyor. İçinde küçük bir çay bahçesi, oyun alanı ve oturma yerleri var.
Aynı şekilde Valilik Binası önünden Müze önüne kadar olan alanda da yeşillikleri, çiçekleri ve albenisi ile insanın içini açan bir başak park daha mevcut.
İşte o parklardan görüntüler…