♥♥♥♥ TÜM GÖNÜL DOSTLARIMIZIN, BLOG SAYFALARINDAN YEMEK VE GEZİ PAYLAŞIMININ VEFALI ARKADAŞLARIMIZIN, MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMINI KUTLUYOR, SAĞLIK SIHHAT BİRLİK DİRLİK ESENLİK İÇİNDE DAHA NİCELERİNE SEVENLERİ VE SEVDİKLERİ İLE ULAŞMALARINI DİLİYORUZ... ♥♥♥♥

SEYYAH & SOFRAM...

30 Ağustos 2010 Pazartesi

Antakya Atçana – Alalakh

Antakya Atçana – Alalakh

NOT: Alt kısımda resimlerin üzerinde çıkan reklamı sağ üst tarafta bulunan ÇARPI işaretine basarak kapatabilirsiniz…



Hatay'ın neresini kazarsanız bir tarih çıkar. Hatay'ın neresine bakarsanız "Cennerin izlerini görürsünüz. Hatay'ın hangi kapısını çalarsanız sizi farklı bir kültür karşılar. Hatay, sadece Hatayııları değil, bu ülkenin tüm yurttaşlarını, tarihte de bütün kavimleri bağrına basmış ender kentlerden biridir.

Antakya'dan yola çıkıp Reyhanlı'ya doğru gittiğiniz zaman kuzeyde uzanan Amik ovasını, biraz yukarılara doğru bakarsanız Amanosları görürsünüz. Yolun Güney bölgesinde ise Suriye sınır bölgesindeki köyler ve zeytin ağaçları gözünüzün önünden hızla geçer. Amik Ovası'nda

tarlalar arasında yükselen toprak tepeler, bu tepelerin yakınlarında ağaçlar arasında yemyeşil köyler görürsünüz. Höyükler, yani tarihin toprak altında saklandığı kasalar geçmişten, yemyeşil köyler ise günümüz hayatından kesitleri gösterir.

Amik ovasında yer altında saklı tarih kasaları "Höyükler"de ilk kazılar British Museum adına 1936-1939 ve 1946-1949 yıllarında Sir Leonard Woolley tarafından yürütülür. 1912 yılında Karkamış'a kazılar yapmak üzere gelen Leonard Woolley, bu kazılar sırasında yakın arkadaşı ve meslektaşı (sonradan ünlü ingiliz casusu Arabistanlı Lawrence olarak tarihe geçen) Lawrence ile birlikte bir kaç kez Antakya'yı ziyaret edip araştırmalar yapar. Karkamış'ta elde ettiği bulgular Woolley'in tüm dikkatini daha önce ziyaret ettiği Antakya'ya yöneltir. Ege uygarlıkları ile Mısır ve Mezopotamya uygarlıkları arasındaki ilişkileri ortaya çıkarmak amacıyla, 1937 ilkbaharında ekibiyle birlikte Teli Atçana'ya gelir. Kazı alanının yanındaki eve yerleşirler. Daha sonraları, arkeolog Max Mallowan, 1930'da evlendiği eşi ünlü romancı Agatha Christie ile beraber, hocası Woolley'i ziyaret amacıyla Atçana'ya gelirler ve bugün harabe halinde olan bu evde bir süre kalırlar.

Woolley'e yakın tarihlerde, 1932-1938 yılları arasında Chicago Üniversitesi'nden Robert Braidwood ve ekibi tarafından yapılan araştırmalarda 178 adet höyük keşfedilmiştir. 1995 yılında Chicago Üniversitesi'nden Prof. Dr. Kutlu Aslıhan Yener ve ekibi tarafından başlatılan çalışmalar, 2003 yılından itibaren T.C. Kültür Bakanlığı ve Mustafa Kemal Üniversitesi desteğiyle devam etmektedir. Bugün tüm Hatay'da belirlenen höyük sayısı 346'ya ulaşmıştır.

Bu kazılardan en önemlisi ve hala keşfedilmeyi bekleyen Alalakh (Teli Atçana), Amik Ovası'nda, Asi nehri kıyısında yer alan 750 x 325 m boyutlarında ve 9 m yüksekliğinde büyük bir höyüktür. Bu höyükte 17 saray katmanı tespit tespit edilmiş, bugüne değin ulaşılan 7 adet saraydan çeşitli Orta ve Geç Tunç çağı kalıntıları ortaya çıkarılmıştır. Üstten başlayarak 7. tabakada Yamkhad Kralı Yarim-lim'e (M.Ö. 18. yüzyıl) ait sarayın bulunduğu Alalakh'ın, Yamkhad Krallığı'na bağlı Mukiş ilinin yönetim merkezi olduğu, daha üstte ki 4. tabakada ise Nikmepa'ya ait (MÖ 15./14 yüzyıl) sarayın bulunduğu Alalakh'ın ise Mittani devletine bağlı küçük bir Hurri krallığının başkenti olduğu anlaşılmıştır. Alalakh, M.Ö. 1370 yılında Hititler'in güçlü kralı i. Şuppiluliuma tarafından ele geçirilmiştir.

Alalakh kazılarını yürüten Prof. Dr. K. Aslıhan Yener büyük bir tutkuyla kazı alanını hem anlatıp, hem dosyasındaki bilgileri bizimle paylaştıkça, şu an üzerinde bulunduğumuz höyüğün ve nicelerinin, tarihin aydınlatılması açısından ne kadar önemli olduğunu öğreniyoruz. Amik Ovası'nda bir kaçı dışında henüz dokunulmamış yüzlerce höyük olduğunu, bunların koruma altına alındığını da bu arada çalışmalarda gözlemci olarak bulunan bakanlık yetkilisi anlatıyor.

K. Aslıhan Yener, Mustafa Kemal Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Anadolu tarihi ile ilgilenen yabancı üniversitelerden aldığı destekle Hatay'ın en önemli ören yeri olan Teli Atçana höyüğünde toprak altında keşfedilmeyi bekleyen 10 sarayın en sonuncusuna ulaşmayı amaçlıyor. Onun, Teli Alalakh konusunda yazacağı kazı raporunu şimdiden merakla bekliyoruz. Şippiluliuma ile ii. Ramses arasında nasıl bir savaş yaşandı? Kim kazandı? Fırtına Tanrısı'nın o dönemde yaşayan insanların üzerindeki etkisi ne idi?

K. Aslıhan Yener; kazı alanının açık hava müzesi haline getirilmesi ve turizme açılmasını beklediklerini söylerken, Ortadoğu'nun önemli yerleşkelerinden biri olan Teli Atçana'da elde edilen buluntuların kayıtları için kazı ekibi harıl harıl çalışmaya devam ediyordu.


http://www.hatay.gov.tr/gezilecekyerler/Alalakh/Alalakh.asp

Hiç yorum yok: