Buradan da çıkıp Hükümet konağının bulunduğu meydan gittik. Aynı zamanda burada Milli Egemenlik Anıtı, altında da kapalı otopark bulunuyor (aklınızda olsun).
Aile dostlarımız bizleri Manisa kebabı yemek üzere Gülcemal’e götürdüler ki tadı söyledikleri kadar güzeldi.
Buradan da Sultan İshak Çelebi tarafından 1368 de yaptırılmış olan Ulu Cami’ye gittik. Eskiden, her kentte görülen Ulu Camii'ler Cuma namazlarının kılındığı yerlermiş. Bu caminin ortasında bir avlu içinde de havuzu bulunuyor. Burası bir külliye olup cami, medrese, türbe ve hamamdan meydana gelmiştir. Ahşap işçiliğinin harikalarından olan minberinin restorasyonu 2000 yılında Topkapı Sarayında tamamlanarak tekrar ait olduğu yere konulmuş. İçindeki renkli şamdanları ile yan tarafında bulunan türbenin kapısında iç içe geçmiş sarmal halinde yapılmış mermer kapı girişleri ilgimizi çekti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder