♥♥♥♥ TÜM GÖNÜL DOSTLARIMIZIN, BLOG SAYFALARINDAN YEMEK VE GEZİ PAYLAŞIMININ VEFALI ARKADAŞLARIMIZIN, MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMINI KUTLUYOR, SAĞLIK SIHHAT BİRLİK DİRLİK ESENLİK İÇİNDE DAHA NİCELERİNE SEVENLERİ VE SEVDİKLERİ İLE ULAŞMALARINI DİLİYORUZ... ♥♥♥♥

SEYYAH & SOFRAM...

16 Nisan 2009 Perşembe

Sütüven ve Hasan boğuldu

Sütüven ve Hasan boğuldu

Altınoluk’ta kaldığımız sürece bol bol etrafta gezilecek ne kadar yer varsa gitmeye çalıştık. Bunlardan biri de Sütüven ve Hasan Boğuldu şelale ve göletleriydi.
O gün etrafı dolandıktan sonra Edremit tarafında akçayı geçince Zeytinli beldesinden yukarı genel olarak rampa dar ve virajlı yoldan çıkılıyor. O civarda nasıl gideceğimiz sorarken yanımızda duran bir arabanın içindeki bey kendilerinin de oraya gideceklerini, takip edersek yol göstereceklerini söylediler. Bizde düştük peşlerine… Yolda köylülerin sattığı güzelim olgun ve de dolgun beyaz ve siyah incirleri gördükçe içimiz gitti ama ya rehberi gözden kaçırırsak diye durup alamadık.
Vardığımızda hemen giriş ücretleri alında ( 5 YTL), arabayı bırakıp yürümeye başladık. Havanın sıcaklığı bir yandan kuruluğu diğer yandan su şişesini almayı unutmuşuz susuzluk bir yandan, oflaya püfleye yürüdük. Bir bakarız ki oraya kadar da araba ile de gidilebiliniyormuş !...
Bir lokanta, içi ve bahçesi dolu, az ileride bir çeşme onun da başı dolu… Yanlarından geçip keçi yolundan karşımıza çıkan köprüden şelaleye baktık… Yaklaşık 8 metre kadar yüksekliğinde, döküldüğü yerde küçük bir birikinti…
Hüsran…




Biz bunların nicelerine Karadeniz’de aşinayız ki bu onların yanında yavru kaldı… Neyse dedik geldik az dolanıp resim çekip gidelim. Zaten öyle de yaptık, bu gezide bir başka olmayan beklenti daha… Ama gene de o yöre için değişik ve güzel sayılır. Kendi aramızda konuşurken resmimizi ailecek çekebileceğini söyleyen aile de Ordu’lu çıkınca, bir diğeri de Artvin’li çıkınca bizdeki sohbet tam oldu. Orada karar verildi ki bizim Karadeniz’dekilerle boy ölçüşemez !...
Tekrar aşağıya yürüyüp arabayı alıp rampa aşağı inerken bu sefer durup gözümüze takılan köylüden incirlerimizi alıp kiraladığımız yazlık eve gelince başına çöktük..

Hiç yorum yok: