♥♥♥♥ TÜM GÖNÜL DOSTLARIMIZIN, BLOG SAYFALARINDAN YEMEK VE GEZİ PAYLAŞIMININ VEFALI ARKADAŞLARIMIZIN, MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMINI KUTLUYOR, SAĞLIK SIHHAT BİRLİK DİRLİK ESENLİK İÇİNDE DAHA NİCELERİNE SEVENLERİ VE SEVDİKLERİ İLE ULAŞMALARINI DİLİYORUZ... ♥♥♥♥

SEYYAH & SOFRAM...

25 Mayıs 2008 Pazar

İstanbul Turu - Dolmabahçe Sarayı - 4 -

İstanbul Turu
- Dolmabahçe Sarayı -
4.üncü bölüm (son)


Sarayın bulunduğu yöre, 17. yüzyıla kadar Boğaziçi’nin koylarından biriydi. Bu bölgenin Altın Post`u aramaya çıkan Argonotlar`ın efsanevi gemisi Argos’un demirlediği, Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethi sırasında Haliç’e indirmek üzere gemilerini karaya çıkardığı yer olduğu ileri sürülür.
Osmanlılar Döneminde kaptan paşaların donanmayı demirledikleri, geleneksel denizcilik törenlerinin yapıla geldiği doğal bir liman görünümünde olan bu koy, 17. yüzyıldan başlayarak dönem dönem doldurulmuş ve Dolmabahçe adıyla padişahların Boğaziçi’ndeki has bahçelerinden biri konumuna getirilmiştir.




Tarihsel süreç içinde çeşitli padişahlar tarafından yaptırılan köşk ve kasırlarla donatılan Dolmabahçe; zamanla "Beşiktaş Sahil Sarayı" adıyla anılan bir saray görünümü kazanmıştır. Beşiktaş Sahil Sarayı, Sultan Abdülmecid Döneminde (1839-1861) ahşap ve kullanışsız olduğu gerekçesiyle 1843 yılından başlayarak yıktırılmış ve aynı yerde günümüze dek gelen Dolmabahçe Sarayı’nın temelleri atılmıştır.

Yapımı, çevre duvarlarıyla birlikte 1856 yılında bitirilen Dolmabahçe Sarayı 110.000 m2’yi aşan bir alan üstüne kurulmuş ve ana yapısı dışında onaltı ayrı bölümden oluşmuştur. Bunlar saray ahırlarından değirmenlere, eczanelerden mutfaklara, kuşluklara, camhane, dökümhane, tatlıhane gibi işliklere uzanan bir dizi içinde, çeşitli amaçlara ayrılmış yapılardır. Bu yapılar arasına Sultan II. Abdülhamid Döneminde (1876-1909) Saat Kulesi ve Veliahd Dairesi arka bahçesindeki Hareket Köşkleri eklenmiştir.


Dönemin önde gelen Osmanlı mimarları Karabet ve Nikogos Balyan tarafından yapılan sarayın ana yapısı; Mabeyn-i Hümâyûn (Selâmlık), Muayede Salonu (Tören Salonu) ve Harem-i Hümâyûn adlarını taşıyan üç bölümden oluşur. Mabeyn-i Hümâyûn; devletin yönetim işleri, Harem-i Hümâyûn; padişah ve ailesinin özel yaşamı, bu iki bölümün arasında yer alan Muayede Salonu ise; padişahın devlet ileri gelenleriyle bayramlaşması ve kimi önemli devlet törenleri için ayrılmıştır.

Tüm yapı, bodrumla birlikte üç katlıdır. Biçimde, ayrıntılarda ve süslemelerde gözlenen belirgin batı etkilerine karşılık bu saray, bu etkilerin Osmanlı ustalarca yorumlanmış bir uygulamasıdır. Öte yandan, gerek kuruluş gerekse oda ve salon ilişkileri açısından geleneksel Türk evi plan tipinin çok büyük boyutlarda uygulandığı bir yapı bütünüdür. Beden duvarları taştan, iç duvarları tuğladan, döşemeleri ahşaptan yapılmıştır. Çağın teknolojisine açık olan saraya, 1910-12 yıllarında elektrik ve kalorifer sistemi eklenmiştir. 45.000 m2’lik kullanılır döşeme alanı, 285 odası, 46 salonu, 6 hamamı ve 68 tuvaleti vardır. Döşemelerin ince işçilikli parkelerinin üstünde, önce sarayın dokumevinde, sonra da Hereke’de dokunmuş 4454 m2 halı serilidir.

3 yorum:

anneminkizıyim dedi ki...

Merhabalar ellerinize saglik, bu güzel bilgiler icin, iste biz dolmabahce sarayini ve islam eserleri müzesini malesef gezemedik, istanbulu gezmek icin haftalar gerektigine inaniyorum, insallah bu görmedigimiz yerleride ilerde gezeriz, istanbula giden arkadaslarla bu gece bulusup, cektigimiz fotolara ve görüslerimizi(begeni ve elestirileri dile getirecegiz) ve senege gidecegimiz izmir gezisi hakkinda konusma yapacagiz, sizlere basarilar, sagliklar, selamlar....

SeyyAh dedi ki...

Ayşe hanım, öncelikle güzel sözlerinize çok teşekkür ediyoruz. Ne yazık ki o zaman yaşamış olduğunuz sıkıntıları hala unutmadık. Ama dediğniz gibi bu şehre belki bir ömür yetmeyecek... Biz o kısa zamanı en iyi şekilde kullanmaya gayret ettik. Sizleri de sanal olarak gezdirebilmek ne güzel...
Sağlık ve sıhhat içinde nice ağız tadında geziler diliyoruz...
Ailecek bol selamlar...

Adsız dedi ki...

Merhabalar,
Öncelikle guzel yorumunuz için çok tesekkur ediyorum..Yine gezimizin devamini eklemisiniz,benim için sanal da olsa harika bir gezinti oldu sayenizde,oyle de guzel anlatmisiniz ki yureginize elinize saglik,sayenizde bilmedigim çok seyi ogrendim,ordaymisim gibi hissetim. Kismetse Turkiye'ye geldigimde yakindan çok gormek isterim,sayenizde benim için hem hos hem duygusal bir gezinti oldu,tekrardan tesekkurler.

Iyi aksamlar,sevgiler,saygilar.

kelebeklisaniyeler.blogcu.com
(huriye)