♥♥♥♥ TÜM GÖNÜL DOSTLARIMIZIN, BLOG SAYFALARINDAN YEMEK VE GEZİ PAYLAŞIMININ VEFALI ARKADAŞLARIMIZIN, MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMINI KUTLUYOR, SAĞLIK SIHHAT BİRLİK DİRLİK ESENLİK İÇİNDE DAHA NİCELERİNE SEVENLERİ VE SEVDİKLERİ İLE ULAŞMALARINI DİLİYORUZ... ♥♥♥♥

SEYYAH & SOFRAM...

29 Mayıs 2008 Perşembe

İstanbul Turu - PİERRE LOTİ -

İstanbul Turu

- PİERRE LOTİ -

Hafif yağmurlu serin erken bir tatil sabahında Eyüp Sultan’ı ziyaret ettikten sonra, Piyer loti’ye doğru yollandık. Otobüsümüzden inip girişte bulunan simitçiden sıcak simitlerimizi aldık, bir kısım arkadaşlarımız havanın da nispeten serin olmasından dolayı, kahve ve çay içmek için kahveye girdiler. Bizler ise gezmeci takımı ellerimizde fotoğraf makineleri ile bir yandan Haliç'i ve manzarayı seyredip resimlemeye koyulduk.
Bir ara yukarı doğru giden yoldan yürüyüş yapıp etrafı keşfetmeye başladık.
Burası hakkında elde ettiğimiz bilgiler ve görüntüler:


Eyüp Sultan Camii'nin yanındaki mezarlıkların arasından upuzun merdivenleri tırmanmaya başlarken, bir yandan Haliç'i seyrediyor, bir yandan da ortamın yaydığı mistik huzuru soluyorsunuz. Yolun sonunda karşınıza tarihi Pierre Loti Kahvesi çıkıyor. Birkaç yüz yıllık geçmişe sahip kahve eşsiz manzarasıyla sizi alıp eski zamanlara, Cenevizlilere, Osmanlılara götürüyor.. 19. yüzyılın sonlarına kadar Rabia Kadın Kahvehanesi olarak bilinen, Fransız yazar Pierre Loti kahveyi mekan tutmaya başladıktan sonra Pierre Loti Kahvesi olarak anılan kahve, yıllardır aşıkların, kendisiyle buluşmak ve şehirden kaçarak spritüel bir huzur solumak isteyenlerin durağı. Pierre Loti, 1850-1923 yılları arasında yaşamış ünlü Fransız yazar ve oryantalist. Deniz subayı olan Loti, Türkiye'ye ilk kez 1876 yılında gelmiş ve bir yıl kalmış. Eyüp sırtlarındaki tarihi kahveyi de o yıllarda keşfetmiş. Haliç'in büyüsü mü bilinmez ama, Pierre Loti'yi oraya çeken bir diğer unsur da Aziyade ismindeki evli bir Osmanlı hanımıymış.

Fransa'da evli olduğu söylenen Pierre Loti ile Aziyade arasında büyük bir aşk olduğu yıllarca efsane gibi dilden dile aktarılmış. Pierre Loti aynı isimli romanında Aziyade'ye olan aşkını gizlememiş. İşte o gün bugündür kahvenin adı Pierre Loti olarak anılmış. Kahvenin bulunduğu tepeye de Loti'nin anısı Pierre Loti Tepesi adı verilmiş.. Bu tarihi kahvenin hemen bitişiğindeki eski merdivenlerden çıkınca sağ tarafta, istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 1997 yılında Pierre Loti Tepesi'ndeki yapıları istimlak ederek bölgeyi turizme kazandırmak amacıyla başlattığı projenin ürünleri karşımıza çıkıyor; metruk evlerin yerine Osmanlı-Türk mimarisine uygun yapılan ahşap konaklar. Mevcut yapıları muhafaza edilen turistik kompleksin yapımı 2000 yılında tamamlandı. Otel olarak hizmet veren altı konağa, Pierre Loti'ye yakın semtlerin isimleri verilmiş; Ayvansaray, Sütlüce, Eyüp, Balat, Hasköy ve Fener konakları. Turquhause Butik Otel olarak turizme açılan konaklar 68 odalı ve130 yatak kapasitesine sahip. Tarihi konaklarda bir gece konaklamanın bedeli 60-100 dolar arasında değişiyor. İç mekanlar tesislerin içinde bulunduğu tarihi atmosfere uygun objelerle dekore edilmiş. Restoran ve kafenin tavanları kalemkarlar ve nakkaşlar tarafından özenle süslenmiş.

Tesisin bulunduğu bahçe zevkli bir peyzaj çalışmasıyla ziyaretçilerin rahatça gezebilecekleri bir alana dönüştürülmüş. Pierre Loti'de konakların yanı sıra tarihi eserlerde restore edilmiş. Örneğin, 250 yıl önce idris-i Bitlisi tarafından yaptırılan Sıbyan Mektebinin restorasyonu tarihi mimari'nin korunmasına katkı açısından önemli. Bahçedeki Niyet Kuyusu'na iki rekat namaz kılıp, niyet duasını okuduktan sonra gelenler kuyunun içine baktıklarında kaybettikleri değerli bir şeyin nerede olduğunu gördüklerine inananlar, bu umutla hâlâ kuyunun içini gözleyenler var. Tesisin girişinde Attan Düşen Ali Paşa'nın kabri de bulunuyor. Rivayete göre , rahmetli Paşa'nın padişahla arası açılmış, görevinden azledilmiş. Bir süre sonra padişah tarafından iade-i itibara mazhar olmuş ancak bu kez attan düşüp vefat etmiş. Pierre Loti Turistik Tesisleri'ne gelenler Halic'in muhteşem siluetini izlemenin yanı sıra Miniatürk'ü yukarıdan görme şansına da sahipler.

Kaynak: Şehr-i İstanbul Dergisi

3 yorum:

anneminkizıyim dedi ki...

Merhabalar Akif Bey,
gercekten gezilerimiz bir birini cok güzel tamamliyor, bende de yakinda Pierre Loti var, bu harika yere gercekten büyülendik. Sizin bilgilendirmeniz harika, yani bende orda duyunca buraya bir firansizin yerlesip hep kahve ve cay icmeye geldigini, türk gibi giyindiyini, aaa dedik fransiz agzinin tadini biliyormus, manzara harika, yani müthis bir kus bakisi istanbul görünüyor, sizinde ellerinize saglik, cok güzel görüntülemissiniz, selamlar....

angel dedi ki...

merhabalar,istanbula gittiğimde pierre loti vazgeçilmezimdir.orada duyduğum huzuru hiç bir yerde duymadım.sizin resimleri görünce aklma geldi.paylaşım için çok teşekkürler.

dogada.blogspot.ru dedi ki...

Akif bey biz istanbulda 35 senedir oturuyoruz sizin gezdiğiniz gibi gezemedik istanbulu size imreniyorum ben çok severim ama eşim tam tersi gezmeyi hiç sevmez ben fırsat buldummu çocuklarla gezmeye çalışıyorum iyiki eşimin işi nedeniyle gezmişiz yoksa güzel yurdumuzun güzelliklerini göremezdik hayırlı hafta sonları selamlar