♥♥♥♥ TÜM GÖNÜL DOSTLARIMIZIN, BLOG SAYFALARINDAN YEMEK VE GEZİ PAYLAŞIMININ VEFALI ARKADAŞLARIMIZIN, MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMINI KUTLUYOR, SAĞLIK SIHHAT BİRLİK DİRLİK ESENLİK İÇİNDE DAHA NİCELERİNE SEVENLERİ VE SEVDİKLERİ İLE ULAŞMALARINI DİLİYORUZ... ♥♥♥♥

SEYYAH & SOFRAM...

14 Ağustos 2008 Perşembe

Arhavi Gezisi – 15 - Arhavi Simidi

Arhavi Gezisi – 15 - Arhavi Simidi

Gece Saniye Hanım ve Ömer beylerde oturup sohbet ederken, Ömer bey dışarı çıkacağını söyledi, sebebini sorduğumuzda; ‘’buraya has bir simidin fırından çıkma zamanı, alıp geleyim’’ dedi…
Ben de beraber gitmeyi önerince kabul etti. Gecenin saat 10 ununda fırına fittik.
Mayalanmış hamurlarla yapılan simitler şekillendirilmiş, tepsilere dizilmişti. Önce alttan ısıtılan ve kaynayan su dolu bir kaba, oradan da çıkartılıp sulandırılmış gene alttan ısıtılan bir kaptaki pekmeze batırılıp, süzülüp tezgâha konuluyordu. Oradan da fırın küreklerinin üzerine dizilip, önce ateşten uzağa sonra hafifi piştikçe ateşe doğru yer değiştirilerek pişiriliyordu. Fırın içine su dolu bir kapta patateslerde pişirilmişti ki ikram edilip yediğimizde, tadını çok beğendik.
Diğer bir çeşit simitte, gene sıcak suya batırılıp çıkartılıyor ama bu sefer pekmezli su yerine bol susama bulanıp, fırın tepsilerine yerleştirilip, tepsi ile fırında pişiriliyordu.


Biz susamsız olanları tercih ettik. Bunlar tezgâhlarda piştikten sonra az dinlendirilip iplere diziliyor, askılara asılıyor, alıcılarını bekliyordu. Tam soğuduğunda ise hafif yumuşak ama gevrek bir simit oluyormuş.
Ben dönüşte kızlarımız da yesin diye, üç torba aldım arabanın bagajına yerleştirip ağızlarını açtım.
Aldığımız sıcak simitlerle eve geldiğimizde saat gece yarısını bulmuştu. Sağ olsun Saniye hanım çayımızı demlemiş, Ayşen hanım, Sırrı bey ve tabi ki eşimi bizleri bekler bulduk. Sıcak simit ve çayın yanına bir de yöresel kaşar peyniri ile yanında domates ve yeşil taze biberler de gelmesin mi?..
İnanın o gece hep beraber aldığımızı o kadar simidi nasıl yedik farkına varmadık… Bir yandan demli çaylar bir yandan demli sohbet derken neredeyse sabahı bulduk.
Bizler ilk defa bu tip bir simit yedik. Benzerlerini Sinop’un Gerze ilçesinde Nuri Dede’nin yaptığı ile Samsun’da yemiştik. Ama bunun tadı, hele taze ve sıcakken, bir başkaydı.
Bizlere unutulmayacak bir gece geçirmemize vesile olan, Saniye hanım ve Ömer beye, Ayşen hanım ve Sırrı beye, bir kere daha teşekkürlerimizi sunuyoruz…

Hiç yorum yok: