Sabah şehre genel olarak panoramik bakan teras katta kahvaltımızı yaparak başladık. Odamızı topladık, hesabımızı ödedik, müzenin yolunu öğrenip Isparta müzesine gittik.
Orada görevli genç delikanlı arkadaşın ön bilgi olarak bizimle paylaştığı bilgi ve broşürlerden sonra dolaşmaya başladık. İlk girişte bulunan antik bulntu eserlerden sonra hemen sağ taraf dönünce yerel etnoğrafik eserlerin sergilendiği galeri ile karşılaştık. Birbirinden ilginç değişik halılar, 18 y.y. dan kalma bir kapı, günlük yaşamdan kesitler sunulan görsel vitrinler ile yerel bir evin iç görünümü ve Yörük çadırı, diğer objeler bizleri mest etti.
Isparta’da Harmanören (Göndürle) Höyüğünden elde edilen buluntular, Bayat ve Sütçüler beldelerinde bulunan Roma dönemi buluntuları, altın ağırlıklı Eğirdir Definesi, gümüş ağırlıklı Karaağaç Definesi sikkeleri, Osmanlı dönemine kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan kullanılmış paralar ve çeşitleri, antik cam eşyalar ile antik mezar taşları ile heykeller seyre değerdi.
Gezimiz bittiğinde görevli genç arkadaş bize bir sürpriz yaptı. Müzenin üst ara katında bir küçük multimedya seyir yeri hazırlanmış. Bizlerin çok ilgili ve çok soran bir aile olduğumu görünce bizlere İl Valiliği tarafından hazırlanmış bir dvd seyrettirdi ki bu her müzede de yapılmalı. Satın almak istediğimizde ise aradığında ellerinde kalmamış olduğunu fakat il kültür müdürlüğünden bulabileceğimiz söyledi.
Yerin tarifini alarak teşekkür edip ayrıldık. Çarşı içinde orayı bulduk, Pazar günü olmasına rağmen, nöbetçi görevli bey, bizlere yardımcı olmak için bayağı gayret etti. Arzu ettiğimiz film cd sini bulamamakla beraber bizlere epeyi kaynak harita ve broşür verdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder