Sinop Müzesi 2.inci Bölüm
Müze içinde girdiğimiz bir salonda duvara monte edilmiş olanın dışında yerde bulunan nefis bir mozaik döşemenin işçiliği, desenleri, bezemeleri o kadar güzeldi uzun zaman başından ayrılamadık. Benzeri güzelliği Antakya Müzesinde, Altınoluk’ta Antandros antik kalıntılarında görebilmiştik. (Antandros’u da görme şansımız oldu, bunun hakkında bilgileri ileriki günlerde paylaşacağım.) Ortasında bulunanın dışında 6 ayrı çerçeve içine yerleştirilmiş insan figürleri resim gibi duruyordu. Köşelerinde yerleştirilmiş figürler ise ayrı bir güzellikteydi.
Heraklesin, Dionysosun ve Kibele tanrçasının buluntuları ise o zamanın kültürünü ayrı bir yansımasıydı.
Ayrıca M.Ö.350 yıllarında Sinop ile Karadeniz Ereğli arasında yapılmış olan bir yardımlaşma ve kuvvet destek antlaşmasının günümüze çevrilmiş hali ile aslının kitabesi bir aradaydı.
Mezarlara ait steller (gömüt anıtı) ile Boyabat ilçesi sınırları içinde bulunmuş bir anıt mezara ait geyik parçalayan aslanlar heykeli ise bir başka zamanının el işçiliği ve kültürünü nefis bir eseriydi.
Bir denizciye ait olduğun düşündüren lahit ki üzerinde filika figürü bulunuyordu.
Hele Bilkent Üniversitesi Seramik Stüdyosu öğrencileri tarafında yapılmış seramik fırın örneği de zamanında neyin nasıl üretildiği hakkında bilgi veriyordu.
Denizlerimizden elde edilen amforalar, kandil örnekleri, amfora fırın antik kalıntı buluntuları ile Sinop sikkeleri ile diğer antik hazine buluntuları önünden ayrılmakta zorlandık.
♥♥♥♥ TÜM GÖNÜL DOSTLARIMIZIN, BLOG SAYFALARINDAN YEMEK VE GEZİ PAYLAŞIMININ VEFALI ARKADAŞLARIMIZIN, MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMINI KUTLUYOR, SAĞLIK SIHHAT BİRLİK DİRLİK ESENLİK İÇİNDE DAHA NİCELERİNE SEVENLERİ VE SEVDİKLERİ İLE ULAŞMALARINI DİLİYORUZ... ♥♥♥♥
SEYYAH & SOFRAM...
SEYYAH & SOFRAM...
17 Kasım 2008 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder